Fırtınayla boğuşuyoruz

Ayçe Tarcan [email protected] sektöründeki global krizin fırtınaya dönüştüğünü söyleyen Zorlu Holding Tekstil Grubu Başkanı NECAT ALTIN, “Fırtınada esnek olan, katma değerli üretim yapan ve farklı sektörlerin talebine hızlı yanıt veren kazanır” diyor. Avrupa`da daralan talebin geri geleceğini, iç pazardaysa talebin yavaşlayacağını söyleyen Altın, organik büyümeye ve teknik tekstil yatırımlarına devam edeceklerini belirtiyor. Altın, “Çin, Orta Doğu ve Kuzey Afrika`ya odaklandık” diyor.Necat Altın, dünyanın sayılı iplik, perde ve ev tekstili üreticileri arasında yer alan Zorlu Holding Tekstil Grubu`nun başkanı. Grubun amiral gemisi Korteks`in kuruluş aşamasında işe başlayan Altın, 31 yıldır aynı grupta görev yapıyor. 6 yıl önce tekstil grubunun başına geçen Altın`ın sorumluluğundaki Korteks, Avrupa`nın en büyük entegre polyester iplik üreticisi. İkinci amiral gemileri Zorluteks ise Avrupa`da ev tekstilinde lider konumda. Tekstil grubu olarak geçen yılı 600 milyon dolar ciroyla kapattıklarını söyleyen Altın, hedeflerini tutturmayı başardıklarını belirtiyor. Bu yıl tekstil sektörünün daha büyük bir krizle karşı karşıya olduğunu söyleyen Altın, “Bugüne kadar tekstilde sayısız kriz yaşadım. Ancak bu seferki her zamankinden daha başka. Kriz, fırtınaya dönüştü” diyor. Bu zor dönemde verimliliğe odaklandıklarını, ürün grupları ve pazarlarını çeşitlendirdiklerini söyleyen Altın, teknik tekstilde büyümeye devam edeceklerini belirtiyor. Avrupa`da talebin geri döneceğini, buna karşın iç pazarda genişlemenin duracağını söyleyen Zorlu Holding Tekstil Grubu Başkanı Necat Altın`la tekstildeki global krizi, ihracat pazarlarını ve yeni dönemin fırsatlarını konuştuk:  Kaç yıldır tekstilin içindesiniz?  Tekstil mühendisiyim, üniversiteyi sayarsanız 36 yıldır sektördeyim. 31 yıldır da Zorlu Grubu`nda çalıyorum. Mezun olduktan sonra ilk girdiğim şirket Korteks.  Holdingin cirosunun ne kadarı tekstilden geliyor?  Tekstil, Zorlu Grubu`nda her zaman önemli oldu, şimdi de öyle. Tekstille özdeşleşmiş bir grubuz. Bugün tekstil işimiz holdingin toplam cirosunun yaklaşık yüzde 11`ini oluşturuyor. Zorlu Tekstil Grubu`nun büyüklüğü nedir? Dünyada kaçıncı sıradasınız?  İplik, perde ve ev tekstilinde faaliyet gösteriyoruz. 14 şirketimizde 7 bine yakın çalışanımız var. Amiral gemimiz Korteks, bugün Avrupa`nın en büyük entegre polyester iplik üreticisi. İkinci ana gemimiz Zorluteks ise Avrupa`nın ev tekstilinde lider üreticisi. Grup olarak 2022`yi nasıl geçirdiniz?  2022 sadece bizim için değil aslında tüm sektörler için enteresan bir yıldı. Biz aslında geçen yıla kötü başlamadık, iyi başladık. Çünkü 2021, hem sektör hem bizim için iyi bir yıldı. 2022`nin başlangıcı da bunun devamı oldu. Ancak sonra emtia ve enerji fiyatlarının çok hızlı yükselmesiyle biz de etkilendik. Enerji faturamız normalin 4 katına çıktı. Aynı zamanda savaşın getirdiği psikolojik etkiyle avantajlı olduğumuz Avrupa bölgesinde daralan bir müşteri talebi oluştu. Bu nedenle 2022`de ilk yarı fena gitmiyorken ikinci yarıda birdenbire göstergeler bozuldu. Hem maliyetler arttı hem talep düştü. Ancak yılın tamamına bakarsanız yine de “fena değil” diyebileceğimiz bir yıl oldu. Neden fena değildi? Tüm olumsuz koşullara rağmen sektörümüz tüm zamanların en yüksek ihracatına ulaşarak 10 milyar 359 milyon dolarlık ihracata imza attı. Biz de hem en güçlü ihracat pazarımız Avrupa`daki talep daralmasına hem Euro aleyhine olan gelişmelere rağmen fena geçmeyen, başarılı bir yılı geride bıraktık.  Geçen yıl cironuz ne oldu? Hedeflerinizi tutturdunuz mu? Yine hedeflerimizin altında kalmadık. Geçen yıl tekstil grubu olarak 600 milyon doları aşkın bir ciro gerçekleştirdik. Toplam ihracatımızsa 197 milyon dolara yükseldi. 43 milyon dolar da FAVÖK elde ettik.  Cironun dağılımı nasıl?  Gelirlerimizin yüzde 57`si Korteks`ten, yüzde 43`ü ise Zorluteks`ten geldi. Hedeflerinizi tutturmayı nasıl başardınız? Sektördeki bozulmayı önceden gördük ve hedeflerimizi ona göre yaptık. Euro bölgesine ihracat yaptığımız için Euro/dolar paritesi çok önemli bir faktör. Hammaddelerimizin çoğu dolara endeksli. Dolar ne kadar güçlenirse maalesef sektörün kazancı o ölçüde azalıyor. Biz de Euro/dolar paritesinin aleyhimize gelişeceğini gördük ve buna göre hesaplarımızı yaptık. Girdilerimiz ağırlıklı dolar, satışlarımız da Euro olduğu için paritemizi finansal öz kaynaklarla forward yaparak hedge ediyoruz. Aslında çok fazla kur riski taşımıyoruz. Daha rekabetçi olmak için ürün gamlarımızda değişikliğe gittik. Hedef pazarlarımızı çeşitlendirdik. Enerji tüketiminde önemli oranda tasarruf sağladık. Korteks`te sürdürülebilir ürünler kategorisine yaptığımız yatırımların meyvelerini topladık. Ev tekstilinde kendini temizleyen stor ve kumaş perde, antibakteriyel nevresim takımı gibi inovatif ürünlerimize her geçen gün yenilerini ekledik. Bu sayade ihracatımızın katma değerini artırdık.  Bu yıl sektör için nasıl geçiyor? Geçen yıla göre daha mı kötü?Daha önce bir sürü kriz yaşadık ancak şimdiki ne pandemiye ne de 2008`deki finansal krize benziyor. Eskiden tek bir sıkıntıdan kaynaklı krizler olurdu. Şimdi ise birçok faktörün bir araya geldiği ekonomik zorluklar mevcut. Global kriz, fırtınaya dönüştü. Biz de bu yılın ilk 6 ayında yurt dışı pazarlarda fırtınayla boğuştuk. Enerji, hammadde ve işçilik maliyetlerimiz çok arttı, finansa erişim zorlaştı. İç pazarsa daha canlıydı. Fırtına döneminde hangi önlemleri alıyorsunuz? Öncelikle daha verimli olmak zorundasınız. Ardından pazar ve ürün çeşitlemesi geliyor. Ar-Ge ve inovasyonun çok güçlü olması lazım. Biz çok yenilikçi bir şirketiz. Genlerimizde inovasyon ve Ar-Ge çok güçlü. Bu sayede hızlıca pazar ve tüketicinin ihtiyacına uygun ürünler üretebiliyoruz. Örneğin, pandemide hemen üretim bantlarımızı sağlık-hijyen tarafına döndürdük. Antibakteriyel, antimikrobiyal maskeler ürettik. Depremle daha önce ürün gamımızda olmayan çadır üretmeye başladık. Savunma ve güvenlik sektörüne özel ürünler de ürettik. Eğer Ar-Ge`miz güçlü olmasaydı bunu yapamazdık. Bizde sektör sınırı yok, çok hızlı bir şekilde farklı sektörlere katma değer yaratan ürünler sunabiliyoruz. Şimdi bu bakış açısıyla daha fazla teknik tekstil ürünlerine yönelmeye başladık. Kendini temizleyen perdeler, serin tutan pikeler ürettik. Fiyat rekabetinden kaçmanın ve bir üst segmente çıkabilmenin yolu katma değerli ürün üretmek ve teknik tekstilden geçiyor. Bu nedenle teknik tekstil ürünleri bize çok büyük bir avantaj sağlıyor.  Şu anda teknik tekstilin payı ne oldu?  Bugün dünyada tüketilen tekstil ürünlerinin 3`te 1`inden fazlası teknik tekstil ürünleri. Teknik tekstiller, konfeksiyon için üretilen tekstillerden yaklaşık iki kat daha hızlı büyüyor. Bizde de teknik tekstillerin payı 3`te 1`i geçti. Hedefimiz ürettiğimiz ürünlerin yüzde 75-80`ini teknik tekstile çevirmek.  Sektörde talepte nasıl? Avrupa mı iç pazar mı hareketli?  Avrupa ülkelerinde halen bir talep yetersizliği olduğunu görüyoruz. Bu nedenle önümüzdeki dönemde hem ihracat pazarlarını çeşitlendirmeye hem Avrupa pazarından gelecek talepleri daha verimli şekilde değerlendirmek gerekiyor. Yurt içinde de enflasyon sebebiyle tüketicilerin alımlarını öne çekme eğilimi devam ediyor. Bu da ilk yarıda iç pazarın hareketliliğini korumasını sağladı.  Pazarları nasıl çeşitlendiriyorsunuz?  Ev tekstilinde Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Çin`de güçlenmek istiyoruz. Çin`de ev tekstilinde en üst gelir grubuna yönelik markamız Valeron`la büyümeyi hedefliyoruz. Çin`e daha fazla ürün satabilmek için buradaki satın alma ofisimizi pazarlama ofisi haline getiriyoruz. Şu anda Çin`e sattığımız ürünler en pahalı, en katma değeri yüksek ev tekstili ürünlerimiz. Avrupa`da aracıyı ortadan kaldırıp direkt müşteriyle temas edecek bir organizasyona evriliyoruz. Bunun için Almanya`da bir şirket kurduk. Bu şirket direkt perakendeye satış yapıyor. Ayrıca Avrupa`da kendi markalarımızla satış yapmak için online kanalımızı güçlendiriyoruz. Yurt dışında kaç mağazaya ulaştınız? Büyüme stratejiniz ne olacak?  Yurt dışında Taç, Linens ve Valeron markalarımızın her birinin kendi mağazaları var. Taç`ın 36 ülkede 110 mağazası, 750 satış noktası, Linens`in 7 ülkede 8 mağazası, yurt içindeyse 72 mağazası bulunuyor. Valeron`un ise 41 ülkede 200`e yakın satış noktası var. Valeron, ABD`de toplam 11 farklı satış kanalından perde ve nevresim satışı gerçekleştiriliyor. Önümüzdeki dönemde Orta Doğu`da franchise modelimizi yaygınlaştırmak ve paydaşlarımızla büyümek istiyoruz. Türkiye`de kaç mağazanız var? Buradaki hedefiniz nedir?  Ev tekstilinde Türkiye`de açık ara pazar lideriyiz. Yurt içinde 3 markamızın toplam 102 mağazası var. Ayrıca Taç`ın 2 bine yakın satış noktası bulunuyor. Türkiye`de de mağazalaşmada daha çok iş ortaklarımızla büyümek istiyoruz.  Yıl sonu için beklentiniz ne?  Hem iç pazar hem ihracat tarafında, yılın ikinci yarısında çok daha iyi bir performans bekliyoruz. Yıl sonu hedeflerimize ulaşma konusunda sorun yaşayacağımızı düşünmüyoruz.  Tekstil sektöründe fırtına ne zaman biter?  Mükemmel fırtına faktörlerinin hepsinin bir anda kaybolacağını düşünmüyorum. Önemli olan bu fırtınanın içinde güçlü olmak. Bunun yolu da katma değeri yüksek teknik tekstil ürünleri üretmek, esnek ve çevik bir şekilde farklı sektörler için üretim yapabilmekten geçiyor.  Sektörde nerede fırsat görüyorsunuz?  Sektör kendini sınırlamadığı sürece çok çeşitli fırsatlar var. Bunu öngörmek gerekiyor. Çünkü teknik tekstiller uçsuz bucaksız bir deniz gibi. Savunma sanayinden sağlık sektörüne giyilebilir teknolojilerden otomotive kadar uzanan çok farklı sektörlerde teknik tekstille yeni fırsatlar doğmuş durumda. Burada sektörün esnek olması lazım. İhracatla ilgili beklentiniz nedir? Yılın ikinci yarısında ihracatın bir miktar olumlu seyredeceğini düşünüyorum. Çünkü küresel gelişmelere paralel Euro/Dolar paritesi Euro lehine gelişerek ihracat tarafında bizi desteklemeye başladı. Enerji fiyatları da daha makul seviyede. Türkiye`de öne alınan talebe karşı Avrupa`da ertelenen talep vardı. Şimdi Avrupa`da talep geri gelmeye başladı. Dolayısıyla bu durum ihracatın bir miktar olumlu seyretmesine yol açacak. Buna karşın iç pazar daha fazla genişlemez, hatta biraz daralır.  Yıl sonu için ciro hedefiniz ne?  Bu yıl, geçen seneye benzer kapanır. Zaten bu yıl için çok optimistik bir bütçe yapmadık, daha mütevazı bir bütçe hazırladık.  Hedefinizde satın alma var mı? İnorganik büyümeye nasıl bakıyorsunuz?  Organik büyümek istiyoruz, inorganik büyümek istemiyoruz. Şirket satın alma veya birleşme benzeri bir hedefimiz yok. Bu nedenle tesislerimizin verimliliğini artırmaya, sürdürülebilir ve katma değerli yenilikçi ürünler üretmeye ve müşteri deneyimine odaklı olarak müşteri portföyümüzün verimliliğini artırmaya odaklanıyoruz. Paydaş odaklı bir pazarlama ve satış yaklaşımı geliştirmek de bu stratejinin bir parçası.  Ajandanızda başka hangi konular var?  Cirosunun önemli bir kısmını ihracattan elde eden bir grup olarak, Yeşil Mutabakat gibi uygulamalara hızla uyum sağlayarak önümüzdeki dönemde ihracatımızın katma değerini ciddi oranda artırmayı hedefliyoruz. Bu kapsamda sürdürülebilirlik odaklı endekslere dahil olmaya ve uluslararası belgeleri almaya devam edeceğiz. Sürdürülebilir şehirler için ev tekstili üretmeye kadar uzanan yeşil dönüşüm odaklı birçok yeniliği, 2025`e kadar hayata geçirmeyi hedefliyoruz.FIRTINADAN ÇIKIŞ PLANI2022`de 600 milyon doları aşkın ciro gerçekleştirdik. Verimliliğimizi artırmaya odaklanıyoruz. Ürün ve pazar çeşitliğine gidiyoruz.Çok fazla kur riski taşımıyoruz. Hedefimiz teknik tekstilin payını yüzde 75-80`e çıkarmak. Yurt içi ve dışında mağazalaşma anlamında paydaşlarımızla büyüyeceğiz. Yılın ikinci yarısında çok daha iyi bir performans bekliyoruz.  Savunma ve güvenlik sektörüne özel ürünler üretmeye başladık. Ev tekstilinde Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Çin`de güçlenmek istiyoruz. Çin`de ev tekstilinde üst gelir grubuna yönelik markamız Valeron`la büyüyeceğiz. Organik büyümek istiyoruz. Şirket satın alma veya birleşme benzeri bir hedefimiz yok. Sürdürülebilirlik endekslerine dahil olmaya ve uluslararası belgeleri almaya devam edeceğiz.“ SEKTÖR ORTALAMASININ ÜZERİNDEYİZ ”YEŞİL MUTABAKAT Sürdürülebilirlik yolculuğumuz 2018`de Akıllı Hayat 2030`la ivme kazandı. 5 yılda sürdürülebilirliği tüm organizasyonumuza yayarken büyümeyi de başardık. Bu sayede Yeşil Mutabakat`a daha girmeden hazır hale geldik. Bugün sürdürülebilirlik kriterlerini taşımıyorsanız ve Yeşil Mutabakat`a hazır değilseniz gelişmiş pazarlara ürün vermeniz, buralarda aktif olmanız mümkün değil.YAŞAM DÖNGÜSÜ Polyester iplik sektöründe ilk kez LCA (Yaşam Döngüsü Analizleri) ile 4 farklı ürün kategorisinde EPD belgesi yayınlayarak sürdürülebilirlik konusunda bu kategorideki ürünlerimizi belgelendirdik. I-REC sertifikasıyla yenilenebilir enerjiye odaklanmaya devam ediyoruz. Elektrik enerjisini yenilebilir kaynaklardan elde ettiğimizi belgelendirerek, karbon emisyonlarımızı Korteks`te yüzde 83, Zorluteks`te yüzde 85 azaltmayı başardık.SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK FEM Higg Index ve FSLM Higg Index gibi birçok sürdürülebilirlik endeksinde sektörümüzden daha iyi durumdayız. Zorluteks`le dahil olduğumuz Higg Index platformunda ev tekstili kategorisinde ortalama skor 64 iken biz 83 puan aldık. STeP by OEKO-TEX sertifikasıyla da Made in Green etiketi kullanma hakkına sahip olduk. Bu sertifikalara sahip ürünlerimiz QR kodla sürdürülebilirlik açısından izlenebiliyor. Müşterilerilerimiz de bu sayede bizi daha çok tercih ediyor.YÜZDE 50 AZALDI Karbon ayak izinin en az yüzde 50`ye varan oranda azaltıldığı Ecodesign ürünlerimizle Türkiye`de ve dünyada öncü olmaya devam ediyoruz. 10 milyon dolar yatırımla devreye aldığımız polimer geri dönüşüm tesisiyle Avrupa ve Türkiye`de bir ilki gerçekleştirerek yüzde 100 pet şişeden polyester iplik üretimine başladık. Bu yatırımla, 1 ton geri dönüştürülmüş iplik üretimi için doğada biyolojik olarak parçalanamayan, tüketici atığı olan yaklaşık 110 bin adet plastik şişenin azaltılmasına katkı sağlayacağız.“ MAĞAZACILIK BÜYÜYECEK"KATMA DEĞERLİ ÜRETİM Korteks pazardaki konumunu güçlendirmeye, Ar-Ge ve inovasyon ile katma değerli ürün kategorilerini artırmaya odaklanıyor. Önümüzdeki dönemde otomotiv sektörüyle teknik tekstil alanlarına da odaklanmaya devam edeceğiz.PAZAR PAYI Zorluteks`te ise üretimde özellikle sürdürülebilirlik odaklı yatırımlara odaklanmaya, akıllı tekstillerle katma değerimizi artırmaya çalışıyoruz. Satış ve pazarlama tarafında satış kanallarını güçlendirerek pazar payımızı artırma hedefindeyiz.YENİDEN YAPILANMA Ev tekstilinin mağazacılık tarafındaysa bizi bir moda ve stil markasına dönüştürecek yeniden yapılanma başlattık. Bu doğrultuda özellikle mağazacılık ve lisans anlaşmalarıyla büyümeye odaklandık.ÇOKLU KANAL Mağazacılıkta online kanalları da geliştirerek çoklu kanal stratejisiyle mağazacılıkta etki alanımızı büyütüyoruz. Disney`in dünyadaki 5 büyük oyuncusundan biri olarak büyümemizde önemli olan lisans anlaşmalarını geliştirmeye devam edeceğiz.

Capital İş Dünyası
.
2 ay önce
Haber Detayı

Endişe büyüyor

Capital İş Dünyası
.
2 ay önce
Tüm Haberler
istanbul escort